KAT HIZMETLERINDE CAMASIR ENVANTERI

Yazar tarih Eki 9th, 2008

ÇAMAŞIR ENVANTERİ
Çamaşır stokunun belirlenmesi için şu konuların göz önünde bulundurulması gerekmektedir:
-İşletmenin sunduğu hizmetin kalitesi,
-İşletmenin yatak kapasitesi,
-Çamaşırların değiştirilme sıklığı,
-Yıkanma devri hızı.
Bu faktörlerden başka her işletme için geçerli olabilecek ve genel kabul görmüş tahminlerden hareketle belirli rakamlara ulaşılması mümkün olmamaktadır.Otellerde yatak çarşafı,yatak miflonu,yastık kılıfı(yatak takımları) ve banyo havlusu, el havlusu,ayak havlusu(banyo takımları) sayıları hesaplanırken; devamı »

KAT HIZMETLERI DEPARTMANI ILE DIGER DEPARTMANLAR ARSINDAKI ILISKILER

Yazar tarih Eki 9th, 2008

Kat hizmetleri departmanındaki işlevlerin yerine getirilmesi için gerek departman içinde gerekse departman dışındaki bazı birimlerle sürekli bilgi amacına uygun olarak yürütülmesi için kullanılan ilgili raporlar ve bilgi alışverişinde bulunan departmanlarla ilgili açıklamalara aşağıdaki bölümlerde yer verilmektedir.

Yönetim departmanı ile ilişkiler
Kat hizmetleri departman yöneticisinin genel yönetime karşı bazı sorunlukları vardır. Bu sorumlulukların yerine getirilmesi sırasında yukarıdan aşağıya ?emir verme?, aşağıdan yukarıya ? rapor verme? şeklinde oluşan bir bilgi akışı söz konusudur.

Büyük otel işletmelerinde kat hizmetleri bölümünün sunacağı bu raporlar personel birimine vermekte, personel bölümü aracılığı ile yönetime gönderilmektedir. Bazı otellerde bu veriler direkt olarak yönetime bildirilmektedir. Özellikle, orta ve küçük ölçekli otellerde personel bölümünün görevini müdür ve müdür yardımcıları yaptığı için, bu ilişki daha da belirgin bir hal almaktadır. Yönetime sunulan raporlar şöyle sıralanabilir:

-Bölüm görev çizelgeleri veya işe devam çizelgeleri,
-Yıllık ve sezonluk genel bakım otel bakımı ( boya, badana, halıların değişimi, mobilyaların bakımı v.b) ile ilgili ayrıntılı raporlar,
- İş gücü ve malzeme konularında ekonomik yönetimlerin önerildiği projeler,
- Bölüm bütçeleri.

Önbüro departmanı ile ilişkiler

Kat hizmetleri departmanının en fazla bilgi alışverişinde bulunduğu bölüm önbüro?dur. Çünkü, kat hizmetleri departmanı bu bağlamda, hizmetin satışa hazırlandığı yer; önbüro ise hazırlanan malın satışını yapan yer olarak önemli bir fonksiyonu yerine getirirler. Önbüro ile katlar arasındaki bilgi alışverişi manuel, yarı manuel ve bilgisayar sistemi olmak üzere üç şekilde yürütülür.

Önbüro ile kat hizmetleri departmanı arasındaki ilişkilerin düzenlenmesinde şu raporlar kullanılır:
1. Grup memorandumları,
2. Housekeeper raporları,
3. Check-out ,check-in listeleri,
4. V.İ.P. formları,
5. Oda değişim formları,
6. Kayıp eşya formları,
7. İlave yatak formları,
8. Arıza emirleri.

Yiyecek-İçecek Departmanı İle İlişkiler

Bu bölüm ile kat hizmetleri departmanı arasındaki ilişkiler oda servisinden boşların alınması ve gönderilen ?ziyafet emirlerine? göre salonların ve restoran keten takımlarının hazırlanması şekline göre gelişir. Bu iki bölüm arasındaki bilgi alış-verişi çok azdır.

Teknik Servis Departmanı İle İlişkiler

Kat hizmetleri departmanında ortaya çıkan çeşitli teknik arızaların giderilmesi ve tasarruf önlemleri gibi amaçlarla kat hizmetleri ve teknik bölüm arasında yoğun bir bilgi alış-verişi yaşanır. Bu amaçla, ?arıza formu? veya ?tamirat form?larından yararlanılır.

Muhasebe Departmanı ile İlişkiler

Muhasebe departmanı ve kat hizmetleri arasındaki koordinasyonun sağlanması için, ?personel devam çizelgeleri? ve ?oda mutakabat raporları? kullanılır.

Satınalma Departmanı İle İlişkiler

Kat hizmetleri departmanının yaptığı aylık envanterlerle veya acil durumlarda ortaya çıkan malzeme alımlarını gerçekleştirmek için bu iki bölüm arasında bilgi alış-verişine ihtiyaç vardır. ?sipariş formları? denilen basılı evrakların hazırlanması ve satınalma bölümüne verilmesi ile malzemenin istenen zaman, kalite ve standartlarda satın alma sağlanır.

Bazı otellerde merkezi satınalma politikasının benimsenmesi durumunda, bölümler siparişlerini satınalmaya değil, bunun bir alt bölümü olarak çalışan depoya yapmak zorundadır. Bu sistemde ise, kat hizmetleri yöneticisi ?ambar talep formları? ile depoya başvurur. Depo sorumlusu daha sonra sipariş fişi hazırlayarak malların satınalınmasını ve depoya teslimini sağlar. Burada satınalma ile ilgili tüm işlemlerin yürütülmesi depo sorumlusu aracılığı ile gerçekleştirilir.

Çamaşırhane İle İlişkiler

Otellerde müşteri, personel ve otel çamaşırının yıkanması, tekrar katlar bölümüne teslimi sırasında önemli bir departman içi bilgi alışverişi ortaya çıkar. Hazırlanan formlar ve bunlar üzerindeki bilgilerle, otel çamaşırlarının ve müşteri çamaşırlarının sayısal kontrolü yapılır. Bu formlar, müşteri çamaşırlarının yıkama fiyatları ve doğru odalara teslimi de hatasız olarak yapılır. Otel çamaşırlarının çamaşırhaneye tesliminde ?Oda Çamaşır Formu? kullanılır. Müşteri çamaşırlarının tesliminde ise ? Müşteri Çamaşır Formu?ndan yararlanılır.

Kat Ofisleri ile İlişkiler

Kat hizmetleri departmanının iç koordinasyonu olarak da adlandırılan bu tür bilgi alış verişinde, kat hizmetleri yönetimi ile kat ofisleri arasındaki bilgi akışı ifade edilmektedir. Bu süreçte, kat hizmetleri yöneticisi kat görevlilerine yapacakları odalarla ilgili bilgileri ve belli bir süre sonra kat görevlilerinden gelen ?maid raorları? ile onların yaptıkları oda sayısı, harcanan süre, arızalı, meşgul, okey, sleep out, ilave yataklı oda gibi benzeri bilgileri alır. Bu sayede; çalışanların belli bir sürede ne kadar iş yaptığı belirlenir.

KAYNAK: Hasan Olalı, Turizm İşletmeciliği ve Yönetimi, İstiklal matbaası, İzmir, 1973, s.507.

Köpüklü Şaraplar

Yazar tarih Eki 9th, 2008

KÖPÜKLÜ ŞARAPLAR

İçinde en az üç atmosfer basıncında karbondioksit gazı bulunmasından ötürü bardağa döküldüğünde köpüren şaraplara köpüklü şarap denir.

Köpüklü şaraplar iki çeşittir:
a) Tabii Köpüklü Şaraplar: Basınca dayanıklı şişelerde veya tanklarda ve ikinci bir fermantasyona tabi tutularak yapılan köpüklü şaraplardır. Bu ikinci fermantasyon köpüklü şarap yapılmak üzere hazırlanmış şarabın içine maya ve sakaroz katılarak sağlanır. İşlemin son safhasında da tatlandırmak için kanyak ve sakarozla veya sırf sakarozla şaraptan yapılmış tatlı likör katılır. devamı »

KARBONHİDRATLAR

Yazar tarih Eki 9th, 2008

İnsan ve hayvan vücudunda glikojen, bitkilerin yapısında nişasta ve sellüloz olarak yer alan karbonhidratlar (CHO); karbon, hidrojen ve oksijen atomlarından meydana gelmiş organik bileşiklerdir.
Karbonhidratlar yapıları gereği üç grupta toplanır.
A-MONOSAKKARİTLER (Basit Şekerler)
1- Glikoz (üzüm şekeri)
2- Fruktoz (meyve şekeri)
3- Galaktoz (6 karbonlu monosakkarit)
B-DİSAKKARİTLER
1- Sakkaröz (çay şekeri)
2- Laktoz (süt şekeri)
3- Maltoz (malt şekeri)
C-POLİSAKKARİTLER
1- Nişasta (bitkilerdeki depo karbonhidrat)
2- Glikojen (kas ve karaciğerdeki depo karbonhidrat)
3- Sellüloz (posa)
GLİKOZ: İnsan vücudunda serbest halde kanda bulunur (100 mi. kanda 70 – 90 mg. civarında). Beyin dokusu ve alyuvarlar (eritrositler) enerji yakıtı olarak sadece glikozu kullanırlar. En çok üzüm ve üzümden yapılan yiyecek ve içeceklerde, bal da bulunur. Saf olarak eczanelerden de temin edilebilir.
FRUKTOZ: Meyve şekeridir. Pekmez, üzüm, incir, dut’da ve % 50 oranında bal da bulunmaktadır.
SAKKAROZ: Genelde şeker pancarı ve şeker kamışından elde edilir.
LAKTOZ: Süt şekeri ve hayvansal kaynaklı bir şekerdir. İnsanların sütünde de bulunur.
NİŞASTA: Bir çok glikoz molekülünün birleşmesinden meydana gelmiştir. Bitkilerin tanelerinde, tohumlarında ve yumrularında depo edilmiş halde bulunan bir karbonhidrattır. Bitkilerin enerji deposudur. Sindirimi ağız ve ince barsaklarda olmak üzere kademeli olduğu için daha uzun sürer. Barsaklarda glikoza çevrilerek kullanılır.
GLİKOJEN: İnsan ve hayvan vücudundaki karbonhidratın depolanmış şeklidir. Gerektiğinde hemen kullanılabilecek yedek enerjidir. İnsan vücudunda 350 g. civarında glikojen vardır. En fazla karaciğer ve kaslarda bulunmaktadır.Kurumaya ve mantarda da bulunduğu bilinmektedir. Çalışma sırasında glikojen ATP (adenozin trifosfat) üretmek için glikoza dönüşür. Karbonhidratların glikojen olarak depolanması sırasında 1 g glikojen 2.8 cc su tutmaktadır.

SELLÜLOZ: Bitkisel yapıda yer alırlar.Yiyeceklerin sindirilemiyen kısımlarıdır (posa). Günlük diyetimiz 10-15 gram kadar sellüloz içermektedir. Ağızdan alınan sellülozun % 43′ü dışkı ile atılmaktadır. Barsak hareketlerini artırarak, barsağın düzenli çalışmasını sağlarlar. Kabızlığın önlenmesinde ve mide ile barsaklarda dolgunluk hissi sağladığından zayıflama rejimlerinde önerilir. Çiğ ve kabuğu ile yenen meyve ve sebzeler ile kepekli tahıl ürünleri sellüloz yönünden zengin yiyeceklerdir.
KARBONHİDRAT GEREKSİNİMİ
Günlük enerji ihtiyacımızın % 50 – 60′ının karbonhidrat kaynaklı yiyeceklerden sağlanması normalde yeterlidir (300 – 350 g / günde). Yoğun antrenman gerektiren spor dallarında ve kas glikojen depolarında sürekli doygunluk sağlanması istendiğinde diyetteki karbonhidrat oranı % 65 -70′e kadar çıkartabilmektedir. Kadın ve erkek sporcularda 8 – 9 g / kg / gün karbonhidrat alımı yeterli olmaktadır.
BİLEŞİK KARBONHİDRATLAR VE BASİT ŞEKERLER
Sağlıklı beslenme ve sportif performans açısından karbonhidratın günlük tüketiminin % 85′i bileşik karbonhidrat içeren besinlerden (tahıl ürünleri, sebzeler ve kurubaklagiller bu gruba girmektedir), ancak % 15′i basit karbonhidrat içeren besinlerden (şeker ve şeker türevleri, şeker içeren içecekler, bal, reçel vb.) oluşmalıdır.
Bileşik karbonhidratların sindirimleri basit şekerlere göre daha uzun sürdüğünden (3 – 4 saat) kan şekeri üzerine olan etkileri daha yavaş olmakta ve uzun sürmektedir. Basit karbonhidratlar ince barsaklarda fazla bir değişikliğe uğramadan 15 dakika gibi kısa bir sürede doğrudan kana geçerler.

KARBONHİDRAT KAYNAKLARI
BİLEŞİK KARBONHİDRATLAR (Nişasta içerenler):
Tahıl Ürünleri: Ekmek, pasta, kek, pirinç, makarna, bulgur, irmik, şehriye, bisküvi, mısır, tarhana Bakliyat ve Baklagiller; Bezelye, mercimek, fasulye, barbunya, bakla, nohut
Köklü Sebzeler: Patates, Kuruyemişler: Tuzsuz yer fıstığı, fındık, kestane, badem Kuru Meyveler. Kuş üzümü, kuru üzüm, kuru kayısı, kuru erik Bazı Meyveler: Elma, armut, muz, portakal, üzüm

TERCİH EDİLME NEDENLERİ :
- Kan şekerini düşürrnezler.
- Kas glikojen depolarını basit şekerlere göre daha fazla artırırlar.
- Protein, vitamin ve mineral açısından daha zengindir.
- Yeterince posa içerirler.
- Bu yönleri ile daha ekonomiktirler.
BASİT ŞEKERLER:

Şeker ve Türevleri: Çay şekeri, bal, pekmez, reçel, marmelat, çukolata, karamela, akide şekeri

Şekerli içecekler: Kola, limonata, siyah kuş üzümü, meyve suyu

Şeker Katkılı Besinler: Tatlı bisküvi, tatlı kek, meyveli tart, dondurma, meyveli yoğurt, kastırt, sütlü puding, taze meyveler, süt tozu (yağsız)

TERCİH EDİLMEME NEDENLERİ :
- Kan şekerini düşürürler, buna bağlı olarak baş dönmesi, göz kararması, mide bulantısı, halsizlik gibi olumsuz etkilere yol acarlar.
- Kas glikojen depolarının boşalmasına neden olurlar.
- Rafine şekerler protein, vitamin ve mineral içermezler.
- B1 vitamininin (Thiamin) yetersizliğine neden olurlar.
- Ağız sağlığını bozarlar ve diş çürümesine neden olabilirler. :
- Sporcu performansını olumsuz etkilerler.

KARBONHİDRATLARIN SPORCU BESLENMESİNDEKİ YERİ
Aktivite sırasında karbonhidrattan gelen enerji kullanımı ile daha az oksijene gereksinim olduğundan, karbonhidratlar yağa ve proteine göre daha elverişli enerji kaynağıdır. Bir litre oksijen karbonhidratları yakarsa 5 kkal., yağları yakarsa 4.5 kkal. sağlar. Karbonhidratlar yağdan ortalama % 4-5 daha elverişli enerji kaynağıdır.

Yetersiz karbonhidrat alımı sırasında yağ ve protein vücutta enerji kaynağı olarak kullanılırsa metabolizmaları sonucu artık maddeler bırakacaklarından yorgunluğa, bulantıya neden olurlar.
Karbonhidratların önemli özelliklerinden birisi de, kas ve karaciğerde yedek enerji olarak kullanılmak üzere glikojen halinde depo edilmesidir. Kısa süreli fakat şiddetli efor gerektiren aktivitelerde ve egzersiz başlangıcında kas glikojeni temel enerji kaynağıdır. Kas glikojen deposunun doygunluğu, dayanıklılık gerektiren spor dallarında ve yüksek şiddetli egzersizlerde performansı etkileyen en önemli faktörlerden birisidir. Karbonhidrat tüketimi ile kas glikojen seviyesi arasında, egzersiz öncesi kas glikojen seviyesi ile de egzersizin süresi arasında doğru orantı bulunmaktadır. Vücut karbonhidrat depoları enerji tüketiminin %65 – 80 VO2 max’da (Organizmanın kullanabildiği maksimal oksijen kapasitesi) 60 – 90 dakika yeterli olabilmektedir. Sporcu diyetindeki karbonhidrat miktarının artırılması ile orantılı olarak egzersiz sırasında vücutta kullanılan karbonhidrat miktarıda artmaktadır. Artan karbonhidrat miktarına bağlı olarak çalışma zamanı uzamakta, uzun süre yorulmadan çalışmak mümkün olmaktadır. Yeterli ve uygun karbonhidrat alan sporcular, fiziksel aktivitelerini sürdürmede, yetersiz karbonhidratla beslenenlere oranla daha başarılı olmaktadırlar. Günlük karbonhidrat alımının yetersiz olması kan şekeri ve karaciğer glikojeninde azalmaya neden olacağından sporcuların performansını olumsuz etkilemektedir.
Glikojen depolarını korumak için uygun bir diyetle birlikte müsabakadan en az bir gün önce yoğun antrenmana son verilmeli, sporcu dinlendirilmelidir.
Gereksinimden fazla tüketilen karbonhidrat ise kişide mide, barsak bozukluklarına, şişmanlığa, kalsiyum yetersizliğine, iştahsızlığa neden olabilmektedir.
EGZERSİZ ÖNCESİ KARBONHİDRAT ALIMI
Egzersiz öncesi karbonhidrat alımı 1 -5 g / kg şeklinde olmalı ve 1 -4 saat önce verilmelidir. 4 Saat önce verilen karbonhidratlı besinler katı olabilir ancak 1 saat önce verilenler mutlaka sıvı karbonhidrat olmalıdır. Egzersizden 1 saat önce 1-2 g / kg karbonhidrat alımı kan şekeri açısından önemlidir. Egzersiz öncesi alınan karbonhidrat aktif kas tarafından hemen kullanılabilmektedir. Bu egzersiz öncesi kas glikojen içeriğine bağlı değildir. Egzersizden yarım saat önce alınan konsantre glikoz solüsyonları ise insülin salınımını artırmakta, kanda artan insülin kandaki yağ asitleri düzeyini azaltmaktadır. Kasa daha az yağ asidi gittiğinden kas, kas glikojenini kullanmak zorunda kalmaktadır. Sonuçta uzun süreli egzersizlerde glikojen depoları enerji sağlamada yetersiz kalmakta ve performans bozulmaktadır.
V02 max’ın % 70 egzersiz yoğunluğunda, egzersizden 45 dakika önce alınan 75 g glikozun başlangıçta kan şekerini yükselttiği, 15 dakika sonra bu ani artışın % 15′ine kadar düştüğü belirtilmektedir.
Früktoz yüklenmesinin kan insülin seviyesinde meydana getirebileceği artış glikoz yüklenmesinden daha az olmaktadır. Aktivite sırasında ise früktoz karaciğer glikojenini glikoza göre daha iyi yeniliyebilmektedir. Bu durum karaciğer früktokinaz aktivitesinin glikokinaz aktivite-sinden daha yüksek olmasına bağlanmaktadır.
EGZERSİZDEN HEMEN ÖNCE VE EGZERSİZ SIRASINDA
KARBONHİDRAT ALIMI
Egzersizin hemen öncesinde alınacak glikoz kandaki yağ asiti konsantrasyonunu etkilememektedir. Bu, egzersizin kan insülin artış düzeyini önleyen hormonları uyarmasına bağlanmaktadır. Egzersiz sırasında uygun miktarlarda karbonhidrat – elektrolit verilmesi performansı olumlu yönde etkilemektedir. Egzersizin ilerleyen dönemlerinde dışardan alınan glikozun vücutta kullanımı artmaktadır. Egzersiz sırasında früktozdan çok glikoz kullanılmaktadır. Glikoz veya glikoz polimerlerinin kullanımında oksidasyon hızları arasında bir fark bulunmamaktadır. Müsabakanın hemen öncesinde ve müsabaka sırasında alınacak karbonhidratın % 5-8 oranında olması önerilmektedir. Bu oran vücut sıvı kaybına bağlı olarak, sıcak havalarda % 2.5-4′e indirilip, soğuk havalarda % 10′a kadar çıkarılabilmektedir.
EGZERSİZDEN SONRA KARBONHİDRAT ALIMI
Genellikle iki saatlik yoğun bir antrenman sonrasında kas glikojen depoları boşalmakta yorgunluk belirtileri ortaya çıkmaktadır. Yeniden doygunluk sağlanması için en az 24 – 48 saatlik bir süreye ihtiyaç vardır. Kaslardaki glikojen depolarının yenilenmesi saatte yaklaşık % 5 oranındadır. Egzersiz sonrası ilk 30 dk. içinde vücut ağırlığının her bir kilogramı başına 0.7 – 1.5 g karbonhidrat alınması önerilmektedir. İlk 2 saat içinde ise en az 50 g karbonhidrat alınmış olması ve takip eden her 2 saatte bir 50′şer g. karbonhidrat alınmaya devam edilmesi glikojen depolarının doygunluğu açısından önem kazanmaktadır. Egzersiz sonrası 1 – 24 saat içinde alınacak karbonhidratın 100 gramının sıvı karbonhidrattan oluşması uygundur. 20 saatten sonra verilen karbonhidratın basit veya bileşik olması arasında fark kalmamaktadır. Egzersizden 2 saat sonra 9-16 g / kg / gün karbonhidrat alımı halinde kas glikojeni 24 saatte restore edilmektedir. Egzersizden sonra meyve yada früktoz içeren içecekler sadece glikoz içeren yiyecek ve içeceklere göre karaciğerde glikojen sentezini daha fazla kolaylaştırmaktadır. Ancak egzersiz sonrası özellikle toparlanma devresinde kas glikojeni daha önceliklidir.

Vücudumuz beslenme ile aldığı yağı depolar ,( vücudun yağ depolama kapasitesi sınırsızdır) enerjiye gereksinimi olduğu zaman bu depoları kullanır. Yağlar ayrıca A, D, E, K vitamini gibi yağda eriyen vitaminlerin emilimini sağlar, vücut ısısının korunmasını ve organların dış darbelerden korunmasını sağlar.
Ancak yağın fazlası obezite, kalp hastalıkları ve kansere neden olabilir. Önerilen günlük yağ alımı günlük gereksinim duyulan kalorinin % 25-35 ini karşılayacak miktarlarda olmalıdır.
Yağlar yağ asitleri denilen temel ünitelerden oluşur. Yağların tipleri çeşitli farklı özellikleri olan yağ asitlerinin değişik karışımı ile oluşur:

Doymuş Yağlar:
Genel olarak hayvansal gıdalarda bulunan doymuş yağlar fazla alındığında kolesterol düzeyini yükseltir, kalp hastalıkları, kanser ve şişmanlık için risk faktörleri oluşturur.Doymuş yağ asitlerinde yağ asidi zincirini teşkil eden karbonların zincir haricinde olan bağlarının hepsi Hidrojenle bağlanmıştır.Doymuş yağ asitleri insan vücudunda sentez edilirler.Hiç yağ yenmese bile bu tip yağ asitleri karbonhidrat ve protein metabolizması ile oluşan moleküllerden sentez edilebilir.
Et, tam yağlı mandıra ürünlerinde (peynir, süt ve dondurma), kümes hayvanlarının derisinde ve yumurta sarısında bulunur. Hindistan cevizi, hurma yağı ve kakao yağı gibi bazı bitkisel besinler de doymuş yağ bakımından zengindir. Doymuş yağlar oda sıcaklığında katı haldedirler. Ancak zeytinyağ, ayçiçek yağı, kanola yağı, soya yağı, yerfıstığı yağı gibi sıvı yağlar da çok küçük miktarlarda olsa bile doymuş yağ içerirler.
Doymuş yağlar vücutta hem toplam kolesterol, hem de kötü kolesterol olarak bilinen LDL (düşük yoğunluklu kolesterolün) yükselmesine neden olur.Bu da kalp hastalığı riskini arttırır.
Günlük alınan toplam kalorinin en fazla % 7 sinin diyetteki doymuş yağlardan gelmesi önerilmektedir. Örneğin günlük 2000 kalori alan bir kişi en fazla 140 kaloriyi diyetindeki doymuş yağlarla alabilir. Yağın her bir gramında 9 kalori olduğu düşünülürse günlük alınacak maksimum doymuş yağ miktarı 15-16 gr civarında olmalıdır.

Doymamış Yağlar:
Doymamış yağlar vücudun gereksinim duyduğu zorunlu yağ asitlerinin en iyi kaynaklarıdır.Oda sıcaklığında sıvı haldedirler ve büyük çoğunluğu bitkisel kaynaklıdır.Doymamış Yağ asitlerinde bir veya daha fazla karbonun birer bağı hidrojenle bağlanmamıştır.
Doymamış yağlar tekli (monoansatüre) ve çoklu (poliansatüre) yağlar olarak ikiye ayrılırlar.Tekli doymamış yağ asitleri insan vücüdunda sentez edilebilir.Tekli doymamış yağların günlük kalori gereksiniminin maksimum % 15 ini, çoklu doymamış yağ asitlerinin ise maksimum % 10′unu karşılayacak şekilde alınması önerilmektedir.
Tekli doymamış yağlar Zeytin ve kanola yağları, kabuklu yemişler ( fındık, fıstık, ceviz), kabuklu yemiş yağları (yer fıstığı ve badem yağları), avokado tekli doymamış yağları çok miktarda içerir. Bu yağlar oda sıcaklığında sıvı halde kalırken buzdolabına konduğunda yavaşça katılaşır.Çoklu doymamış yağlar gibi oksidasyona yatkın değildirler. Doymuş yağların yerine tekli doymamış yağların konması HDL kolesterol azalmasına karşı koyarken hem total hem de LDL kolesterolü azaltacaktır.
Çoklu doymamış yağlar: Diyette doymuş yağ asitlerinin yerine çoklu doymamış yağların konmasiyle LDL’de düşme sağlanabilir. Çoklu doymamış yağ asitlerinin omega-3 ve omega-6 yağ asitleri olmak üzere iki ana grup vardır.
Omega-6 yağ asitlerinden (major omega-6 yağ asidi Linoleik Asittir) zengin bitkisel yağlar mısır özü, ayçiçeği, soya fasülyesi yağıdır.Vücutta Linoleik asit araşidonik aside metabolize olur, bir kısmı da gamma linoleik aside dönüştürülür. Linoleik asit vücutta serbest radikal oksidasyonuna yatkın olduğundan, diyette alınan linoleik asit miktarı total kalorinin %10′unu geçmemelidir.
Omega-3 yağ asitlerinin major yağ asidi Alfa Linoleik Asittir. Alfa linolenik asit vücutta eikosapentaenoik aside (EPA) ve dokosahexaenoik aside (DHA) metabolize olur. Eikozapentanoik asit ve dokosahegzanoik asit soğuk su balıklarında ( somon, sardalya, uskumru, ton balığı vs.) bol miktarda bulunmaktadır. Balıklardaki bu yağ asidinin kaynağı beslendikleri deniz yosunlarıdır. Omega-3 yağ asitleri trigliserid düzeyini düşürürler ve yemek sonrası trigliserid artışını da engellemekte çok etkindirler. Bu etki LDL- ve VLDL yüksekliği gösteren kombine hiperlipidemilerin tedavisinde yararlı olabilir. Bunların kalp koruyucu etkisi, ayrıca, koagülasyon eğilimini, aritmileri ve ani ölümü azaltmalarına bağlıdır . Omega-3 yağ asitlerini tüketenlerde koroner kalp hastalığına bağlı ölümler daha düşük bulunmuştur . Yapılan çalışmalarda etkili bulunan omega-3 yağ asidi dozu 850 mg ile 1.5 g’dır. Günde yağlı bir porsiyon balık yenmesi ile yaklaşık 900 mg omega-3 yağ asidi alınabilmektedir. Bu nedenle haftada en az 2 defa balık yenilmesi (300 g) önerilmektedir. Diğer bir omega-3 yağ asidi, alfa-linoleik asitin de MI riskini azalttığını gösteren çalışmalar vardır. Bu nedenle omega-3 yağ asitlerinin diyetle alınımı arttırılmalıdır. Omega-3 yağ asitleri yağlı deniz balıklarından başka bazı bitkilerde keten-tohumu ve yağında, kanola yağında, soya yağında ve fındıkta bulunmaktadır. Günde 5-6 adet gibi az miktarda fındık yenmesinin küçük bir yararı sözkonusu olabilecekken, total kaloriyi ve omega-6 yağ asitleri alımını da arttıracak şekilde daha fazla tüketilmesinin bir itiyat haline gelmesinden, kaçınılmalıdır.

Omega-6 ve Omega-3 yağ asitlerinin ne oranlarda alınması gerektiği konusunda henüz tam bir görüş birliğine varılmamıştır. Son zamanlarda diyetle alınacak Omega-6/Omega-3 oranının 3/1 olması gerektiği konusunda yoğunlaşılmıştır. Ancak 1/1 olması konusunda da görüş bildiren çalışmalar vardır. Kaba olarak diyetle alınan omega-3 ü arttırmak, omega-6 yı ise sınırlamak akılcı olacaktır.

Trans Yağlar:
Trans yağlar, sıvı bitki yağlarının hidrojenizasyonu ile oluşan yağlardır.Yağ ne kadar hidrojene ise oda sıcaklığında o kadar katı olacaktır.
Hidrojenize bitkisel yağlar ile pişirilen yiyeceklerde bulunurlar. Krakerler, margarinler, patates cipsleri, patlamış mısır, kremalı-karamelli bisküviler, şekerlemelerde bulunur. Trans yağları bazı et ve mandıra ürünlerinde de doğal olarak bulunabilir.
Trans yağlar en tehlikeli yağlardandır. Vücuttaki LDL(kötü kolesterol) düzeyini yüksellttiği gibi HDL (iyi kolesterol) düzeyini de düşürür.Ayrıca kanser riskini (özellikle göğüs kanseri) arttırdığı düşünülmektedir. Kaçınılması gereken yağlardır.

Yağ Doymuş Tekli doymamış Çoklu doymamış Trans
Kanola yağı 7 58 29 0
Ay çiçeği yağı 11 20 67 0
Mısır yağı 13 24 60 0
Zeytin yağı 13 72 8 0
Soya yağı 16 44 37 0
Yer fıstığı yağı 17 49 32 0
Hurma yağı 50 37 10 0
Hindistan cevizi yağı 87 6 2 0
Yemeklik Margarin 22 29 29 18
İç yağı 39 44 11 1
Tere yağı 60 26

KAHVALTI CESITLERI VE KAHVALTI SERVİSİ

Yazar tarih Eki 8th, 2008

KAHVALTI SERVİSİ
? Salon çok iyi temizlenmeli, bir önceki servisten hiçbir kötü iz, pislik, bulaşık malzeme bırakılmamalıdır.
? Sabahleyin, perdeler ve pencereler açılarak salonun havası değiştirlmelidir.
? Masalarda insanı uyandıran, neşelendiren renkli örtüler ve peçeteler kullanılmalıdır.
? Masalara, insanın içini açan, göz zevkini okşayan mevsimlik çiçekler konmalıdır.
? Kahvaltı ile ilgili ön hazırlıklar eksiksiz yapılmalı, bütün malzemeler temiz ve kullanılmaya hazır olmalıdır.
? Personel uykusunu almış, zinde ve temiz, üniformaları temiz ve ütülü olmalıdır.

KAHVALTI ÇEŞİTLERİ (1)


? Kontinental Kahvaltı
? Viyana Usulü Kahvaltı
? Türk Kahvaltısı
? İngiliz Kahvaltısı
? Amerikan Kahvaltısı

? Kontinental Kahvaltı
Avrupa kıtasındaki otellerde servis edilen klasik kahvaltı şeşidi zamanla diğer kıtalarada yayılmıştır. Kontinental kahvaltı şunlardan oluşur:
? Kahvaltı İçeçeği (Çay, Kahve, Kakao)
? Tereyağı
? Reçel ve Bal
? Ekmek Çeşitleri
(Ülkelere ve otellere göre bazı değişiklikler yapılabilir)
KAHVALTI ÇEŞİTLERİ (2)

? Viyana Usulü Kahvaltı

? Kahvaltı İçeceği (Genellikle Kahve)
? Tereyağı
? Reçel ve Bal
? Rafadan Yumurta
? Ekmek Çeşitleri

? TÜRK USULÜ KAHVALTI

? Kahvaltı İçeceği (Genellikle ÇAY)
? Tereyağı, Reçel, Bal
? Beyaz Peynir, Siyah Zeytin
? Söğüş Domates ve Salatalık
? Kızarmış Ekmek

KAHVALTI ÇEŞİTLERİ (3)

? İNGİLİZ KAHVALTISI

? Kahvaltı İçeceği (Sütlü Çay veya Kahve)
? Meyve veya Sebze Suyu
? Ekmek Çeşitleri ve Tost
? Tereyağı ve Reçel
? Yulaf Ezmesi
? Kahvaltılık Sosisler
? AMERİKAN KAHVALTISI

? Kahvaltı İçeceği (Kahve, Çay, Kakao)
? Meyve ve Sebze Suyu ve Taze Meyve
? Jambonlu Sosisli veya Beykın (Baconlu) Yumurta
? Tereyağı, Marmelat ve Bal
? Ekmek Çeşitleri, Tarçınlı Limonlu Portakallı Tostlar ve Pancake
(Amerikan servisinin değişik özelliği kahvaltıda buzlu su servisi yapılmasıdır. )

İNGİLİZ VE AMERİKAN KAHVALTISINDA ALINAN YİYECEKLER (1)

? Meyve Suları: Portakal ve Greyfurt Suyu
? Sebze Suları: Havuç ve Domates Suları
? Meyveler: Taze Mevsim Meyveleri (Greyfurt, Şeftali, Muz, Kavun, Portakal)
? Kompostolar: Elma, Erik, Kayısı, Karışık Komposto
? Hububat Yiyecekleri:
? Yulaf Çorbası
? İrmik Çorbası
? Mısır Çorbası
? Pancake (Gözleme)
? Corn Flakes (Mısır Ağırlıklı)
? All Bran (Kepek Ağırlıklı)
? Rice Crispies (Pirinç Ağırlıklı)
? Peffeao Wheat (Buğday Ağırlıklı)

İNGİLİZ VE AMERİKAN KAHVALTISINDA ALINAN YİYECEKLER (2)

? Yumurta Çeşitleri:
? Sahanda Yumurta
? Jambonlu Beykınlı (Bacon) Yum
? Sosisli Mantarlı Yumurta
? Poşe Yumurta
? Sade Domatesli Maydonozlu, Peynirli Mantarlı Omletler

? Balıklar:
? Tava veya Izgara Uskumru Dil Rınga Balıkları
? Haddock (Tavada Süt ve Yumurta ile Pişirlmiş Morina Balığı)

İNGİLİZ VE AMERİKAN KAHVALTISINDA ALINAN YİYECEKLER (2)

? Et Çeşitleri :
? Tava veya Izgara Bacon (Beykın)
? Domatesli, Beykınlı, Mantarlı Sosisler
? Izgara veya Tava Dana Böbreği ve Ciğeri
? Salam Çeşitleri
? Salam Çeşitleri
? Söğüş Et, Söğüş Dil VE Söğüş Fümeler
? Çeşitli Jambonlar
? Portakallı Soğuk Tavuk

? Reçel ve Marmelatlar: Portakal, limon greyfurt, çilek, böğürtlen, kayısı reçel ve marmelatları ile bal.
? Sıcak İçecekler: Amerikan Kahvesi, kakao, çay (sütlü veya limonlu), sıcak süt, nadiren papatya veya nane.
? Ekmek Çeşitleri: Yuvarlak sandviçler, kruvasan, bisküviler, krakerler ve çeşitli tostlar.

DİĞER KAHVALTI YİYECEKLERİNİN SERVİSİ
? Meyve veya Meyve Suyu Servisi

? Meyve, meyve suyu veya komposto, kahvaltıda ilk ÖNCe servis edilecek yiyecek veya içeceklerdir. Misafir tarafından alındıktan hemen sonra boşlarının kaldırılması gerekir.

? Birinci Şekil: Meyve suyu bardağı getirilip, misafirin sağ tarafından bıçağın ilerisine konur.

? İkinci Şekil: Önce boş bardak, bıçağın ilerisine bırakılır. Bir karaf içerisinde getirilen meyve suyu, misafirin sağından bardağa doldurulur ver artan meyve suyu masaya bırakılır. (Karafın kulpu sağ taraftadır.)

? Hububat Yiyeceklerinin Servisi

? Yulaf çorbası, msır çorbası, irmik çorbası ve cornflakes gibi yiyecekler, çorbqa tabağı ve kaşığıyla servis edilirler.
? Çorba tabağı, üzerine kağıt peçete konmuş bir düz tabak üzerinde masaya getirilir ve kahvaltı tabağı, bıçağı sol tarafa alınarak, boşalan yere çorba tabağı ve sağına kaşığı konur.

? Rafadan Yumurta Servisi

? Misafirin arzusuna göre haşlanmış yumurta, yumurtalığa konarak yumurta kaşığıyla birlikte, kağıt peçete konmuş bir dessert tabağında masaya getirilir. Misafirin sol tarafından, kahvaltı tabağının sol tarafına konur.
? Sahanda Yumurta, Omletler, Poşe Yumurta , Menemen
? Hazırlanan yumurta, düz büyük tabakta veya yumurta sahanı ile servis edilir. Yumurta sahanı, üzerine kağıt peçete konmuş tabakta veya çatal ile servis edilir.
? Omlet, peynirli, mantarlı, kuşkonmazlı, maydanozlu olabilir. Sıcak büyük tabak veya büyük çatalla servis edilir.
? Poşe yumurta, sıcak suya kırılarak pişirilir. Üzerine, kızarmış tereyağı veya çeşitli soslar dökülür. Tost üzerine de servis edilebilir. Büyük düz tabakta ve çatalla servis edilir. Tost üzerine yapılmışsa, kuvere büyük bıçak ilave edilir.
? Menemen, büyük düz tabakta, büyük çatalla servis edilir. Tost üzerinde servis edildiğinde büyük bıçak da verilir.
? Yukarıda sayılan yumurta şekilleri, kahvaltı tabağı sola alınarak, boşalan yere konur ve misafirin sağından (Amerikan servisinde solundan) servis edilir.
? ÇOK ÖNEMLİ: Tek çatal verildiğinde çatal, kuverin sağına konacaktır. (Tüm servislerde salata, tatlı v.b.)
? Jambonlu ve beykınlı yumurta, soğuk etler, balıklar, steakler, salam çeşitleri, roastleef (Rozlif), portakallı tavuk gibi soğuk etler, sosisler yumurta servisinde olduğu gibi servis edilirler.

KAHVALTI BÜFESİ
? Kahvaltı Büfesinin Faydaları
? Personelden önemli ölçüde tasarruf edilir.
? Servis çabuklaşır.
? Gösterişli ve iyi bir reklam aracıdır.
? Misafirlere yiyecek seçme imkanı verir.
? Mutfak çalışmalarını azaltır.
?
? Kahvaltı Büfesinin Sakıncaları
? Salonda misafir trafiği fazladır.
? Gürültü fazla olduğunda misafirler rahatsız olabilir.
? Kuvvetli kahvaltı yapan misafirler, öğle yemeğinden vazgeçebilir.
? Fazla takım ve malzeme gerektirir.

ICECEKLER

Yazar tarih Eki 8th, 2008

Yemek servislerinde, içecekler de önemli yer tutar. İçecekleri beş genel grupta toplayabiliriz.

1) Çay, kahve, kakao,
2) Meyve suları, ayran ve süt,
3) Kola ve gazozlar,
4) Bitkisel çaylar,
5) Alkollü içecekler

Çay

Çay, çok eski çağlarda, Uzak Doğu ülkelerinde kullanılan bir içecek iken, zamanla Avrupa, Amerika ve diğer bölgelere de yayılmıştır. Çay Thea sinennis veya Camalia sinennis adlarındaki çay bitkilerinin yapraklarının fabrikada işlenmesiyle elde edilir. Bitkinin türüne, yetiştirilmesine göre çay kalitesi değişiklik gösterir. Bu özelliklere göre, piyasada değişik kalitede çay bulunmaktadır. Ülkemizde çay Doğu Karadeniz bölgesinde yetiştirilir. Toplanan yeşil çay yaprakları, fabrikalarda önce fermantasyonu bırakılır ve sonra buharlanıp, kurutulduktan sonra değişik kalitelerde paketlenir.

Çayın, suya geçebilen kısmından yararlanılır. Bu kısımda alkaloidlerden kafein, polifenollerden tanen pigmentlere ve aromatik esaslar vardır. Çay, sıcak su içinde demlenirken bu öğeler suya geçerler. Demlenme süresine göre bunların suya geçme oranı değişir. Uzun süre demlenmede suya geçen miktarlar artar. Böylece, renk koyulaşır ve tadı acılaşır.

Çay yapraklarında, değişik türde ve miktarlarda besin öğeleri bulunursa da, günlük kullanılan çay miktarları çok az olduğundan ve yalnız suya geçenler alındığından, çayın beslenmeye bir katkısı yoktur. Çaya eklenen şeker, süt v.b. besinlerin değeri hesaplanabilir. devamı »

Içecek Seçimi ve İçecek Servisinde Genel Prensipler

Yazar tarih Eki 8th, 2008

İçecekler yemeğin yenmesini kolaylaştırıcı özelliğe sahiptir ancak, bununla beraber zevk ve hazmı kolaylaştırıcı olarakta tercih edilmelidir. Bu nedenle, içecekler su dışında olanları da zevk verici maddeler denenmektedir.
Bir servis görevlisinin hangi yemekler ilk hangi şarapların uyum sağladığını bilmesi gerekir. Gerektiği durumlarda, konukların şarap istediklerine uygun önerde bulunabilmelidir. devamı »

HAUSE KEEPING(KAT HIZMETLERI)

Yazar tarih Eki 8th, 2008

HAUSE KEEPING (KAT HİZMETLERİ)

Bir otelin temizlik, tertip, bakım ve dekorasyonla ilgili iş ve işlemlerin yürütüldüğü, planlanıp programlandığı bölüme kat hizmetleri denir.

Konuk odaları, koridor, ortak kullanım alanları, toplantı salonları, yemek salonları, sergi ve fuar salonları, otel içi alış-veriş merkezleri, oyun salonları, spor salonları kat hizmetlerinin alanına girer.
Genel Kat Yönetimi (Hause Keeper)Oda Servisi koridor ve Merdiven Ambarlar Çamaşırhane Oda Görevlileri Sorumlusu Office Depolar Çamaşırhane Şefi
Kat Garsonu Cam Siliciler Ambar Memurları Ütücüler Duvar Siliciler Terziler Meydancılar

Kat Hizmetlerinin Ortak Özellikleri:

? Fiziki görünüşü düzgün sağlıklı ve tertipli olmalı
? Görevine zamanında gelmeli ve işini tam bitirmeden görevinden ayrılmamalı.
? Müşteriye saygılı ve güler yüzlü davranmalı.
? Temizlik araç-gereçleri yanında bulundurmalı.
? İşleri plan dahilinde yapmalı.
? Sır saklamasını bilmeli ve dedikoducu olmamalı.
? Geçimli çalışkan ve dürüst olmalı.
? El ve ayak tırnaklarının kısa tutulması
? Her gün duş almalı.

Kat Hizmetleri Personeli

1- Genel Kat Yöneticisi
2- Genel Kat Yöneticisi Yardımcısı
3- Genel Kat Alan Şefi
4- Bayan Oda Şefi
5- Erkek Oda Görevlisi
6- Meydancı
7- Çiçekçi
8- Erkek Oda Görevli Yardımcısı
9- Çamaşır Oda Şefi
10- Çamaşır Oda Şefi Görevlisi
11- Çamaşırhane Şefi
12- Terzi
13- Temizleyici
14- Çamaşırhane Pres Ütücü
15- Silindir Ütücü
16- Çamaşır Taşıyıcısı
17- Çamaşır Yıkayıcısı
18- Kuru Temizleyici
19- Markalayıcı

Erkek Kat Yöneticisi (Governante)

Kat yöneticisinde olması gereken özellikler:

? Orta yaşlı sağlık durumu iyi
? Enerjik ciddi ve faal olmalı
? Personelini idare edecek teknik bilgiye sahip olmalı
? Müşteri psikolojisinden anlamalı
? Bellibaşlı yabancı dilleri konuşabilmeli
? Milletlerin örf ve gelenekleri hakkında bilgi sahibi olmalı
? Çabuk ve yerinde karar verme yeteneğine sahip olmalı, soğuk kanlı ve sakin olmalı

Kat Yöneticisinin Görevleri:

? Daireyi Teşkilatlandırmak
? Personelin haftalık, yıllık izniyle ilgilenir
? Kendi personelini kendi seçer
? Otelin dekorasyon,tertip ve düzenini yürütür.
? Otelin temizlik malzemelerini satın alır, depolar ve dağıtır
? Çamaşırhaneyi kontrol ederek çamaşırların iyi yıkanıp zamanında ütülenmesini, sağlığa uygun şekilde stok edilmesini sağlar.
? Günlük aylık ve yıllık çalışma programını hazırlar.

Kat yöneticisine verilin raporlar

Bölüm görev çizelgeleri, işe devam çizelgeleri yıllık veya sezonluk, genel bakım, otel bakımı (boya-badana) halıların değişimi …vb ile ilgili raporlar iş gücü ve malzemeler konusunda ekonomik yöntemlerin önerildiği projeler. Bölüm bütçeleri.

Kat hizmetleri ile ön büro arasındaki ilişki

Aralarında sıkı bir ilişki vardır.
Ön büro ile kat hizmetleri arsındaki şu raporlar kıllanılır.
Grup memerandomleri
Housekeeper raporları
Check in Check out listeleri, Vip raporları, oda değişim formları, kayıp eşya formları, ilave yatak formları, arıza emirleri.

Kat hizmetleri ile Teknik servis arasındaki ilişkiler

Arıza formu hazırlanır, tasarrufla ilgili önlemler alınır.

Kat hizmetleri ile Muhasebe departmanı arasındaki ilişki

Arasındaki kordinasyonu sağlamak için personel devam çizelgeleri ve oda mutabakat raporları kullanılır.

Sipariş formları satın alma bölümüne verilir.
Ambar talep formu ile depoya başvurulur.

Çamaşır hane ile Kat hizmetleri arasındaki ilişki
Formlar hazırlanır çamaşırlar çamaşır haneye teslime dilir.

Not: Kat hizmetlerinin yiyecek içecek depertmanı ile fazla ilişkisi yoktur.

GÖRGÜ KURALLRI

Yazar tarih Eki 7th, 2008
Görgü kuralları

Görgü kurallarına uymak diğer insanlara saygı göstermektir ve onların duygularına önem verdiğiniz mesajını göndermek demektir.

Görgü kurallarının ne olduğunu tanımlamak zor ve akıl karıştırıcıdır çünkü kültürden kültüre hatta aileden aileye değişim gösterebilir. Dolayısıyla görgü kuralları üzerine genel bir fikriniz olması doğru adımları atmanız için bir temel oluşturacaktır.

Bu yazı yemek, iş ortamı ve sosyal alanlarda ki temel görgü kurallarına dair özet kuralları kapsamaktadır.

Yemek Yeme Kuralları ?
İster 7 aşamalı lüks bir yemek yiyor olun ister bir arkadaşınız ile yerel lokantada olun, görgü kuralları herkesin yemekten keyif almasını sağlar. İşte bazı öneriler:

Masa düzeni
? Bir kere çatal, bıçak yada kaşığınızı kullandıktan sonra masaya bir daha asla dokunmaması gerekir. Kullanılmış çatal, bıçak yada kaşık her zaman tabağın içinde tutulmalıdır.
? Peçete yada çatal-bıçak konuşma sırasında sallanmaz (örneğin, konuşurken)
? Peçete ile ağzınızı silmeyin sadece dokundurarak kurulayın.

Yemekte davranışlar
? Herkesin yemeği gelene kadar yada ev sahibi başlamanızı rica etmeden yemeğe başlamayın. İçeceğinizi istediğiniz her zaman içebilirsiniz.
? Ağzınız açıkken yemeğinizi çiğnemeyin yada yemek yerken konuşmayın. Ağzınızı fazla doldurmayacak kadar küçük parçalar halinde yiyin.
? Masada dik oturun ve dirseklerinizi masanın üzerine koymayın.
? Çok hızlı yada yavaş yemeyin. Masadakilerin hızına uymaya çalışın.
? Masada iken asla dişlerinizi karıştırmayın. Eğer çok gerekli ise tuvalete gidin.
? Ekmeğinize yağ sürerken her seferinde küçük bir parça almaya özen gösterin ve her zaman önce tabağınıza alın sonra ekmeğin üzerine sürün.
? Masadaki yiyecekleri uzatırken, her zaman sağınıza verin. Ekmek verirken kendinize almadan önce başkalarına önerin.
? Yemekte sigara içmeyin, eğer masadaki kişiler ve restorant kuralları yasaklamıyor ise yemekten sonra içebilirsiniz.
? Sofra takımı ve bardaklar üzerinde ruj izi bırakmamaya özen gösterin. Yemeğe oturmadan önce rujun fazlasını bir peçete ile alın.
? Tadına bakmadan önce yemeğe tuz yada biber koymayın .

İşyeri Görgü Kuralları

İşyerinde ki kurallar birlikte çalıştığınız meslektaşlarınıza ve iş arkadaşlarınıza karşı saygı göstermek demektir. Ayrıca görgü kurallarına uymanız iş görüşmelerinizde yada iş başvurularınızda bırakacağınız etkiyi önemli oranda etkileyecektir..

? Her zaman takdim edildiğinizde yada tanıştırıldığınızda ayağa kalkın.
? Siz insanları tanıştıracağınız zaman daha önemli kişinin ismini önce söyleyin.
? Telesekreterinize İsminiz, göreviniz, departmanınız ve ne zaman müsait olduğunuza dair kısa ve profesyonel bir mesaj bırakın.
? Mesaj bırakırken isminizi ve soyadınızı, neden aradığınızı ve telefonunuzu bırakın.
? Kıyafet kuralına uyun. Eğer belli bir kural yok ise üst düzey yöneticilerden örnek alın.
? Bütün toplantılara tam zamanında gelin.
? Toplantı sırasında kalemler, ataçlar yada diğer ofis araçları ile oynamayın.
? Çok gerekmedikçe toplantı sırasında telefonunuzu kapalı tutun. Eğer kapatamıyorsanız o zaman kapının yakınına oturun böylece telefonunuz çaldığında sessizce dışarı çıkabilirsiniz.
? Oturuşunuza ve duruşunuza dikkat edin ?koltuğa gömülmeyin , sandalyenizde geriye yaslanmayın, yada kollarınızı göğsünüzün üzerinde kavuşturmayın.

Sosyal iletişim kuralları

İster manavda bir yabancı ile konuşurken ister bir arkadaşınız ile kahve içerken bütün insanlar saygı gösterilmesini hak eder.
? İletişim hem beden hareketlerini hemde sözlü ifadeyi kapsar. Konuşurken karşınızdaki insana bakın ve kollarınızı kavuşturmayın (kızgınlık ifadesi).
? Eğer utangaç biriyseniz bunu kabul etmekten ve söylemekten çekinmeyin. Dürüstlük insanların rahatlamalarını sağlar.
? Normal hızda konuşun ne çok hızlı ne çok yavaş.
? Karşınızdaki kişi üzerinde bıraktığınız izlenimi fazla düşünmeyin.
? Konuşmayı bitirirken geçerli bir neden öne sürün ve kişi ile konuşmaktan keyif aldığınızı belirtin.
? Karşınızdakine iltifate ederken içten ve samimi olun. Karşılaştırma yada değerlendirme yapmamaya özen gösterin; örneğin, “Kazağının ne kadar eski olduğu düşünülürse gayet iyi duruyor .”
? İltifat aldığınızda fazla alçak gönüllü olmayın ve iltifatın gerekmediğini açıklamaya çalışmayın. Basit bir “teşekkürler” hem yeterli hemde kibarcadır.
? Birisini eleştireceğiniz zaman karşınızdaki insanın duygularını göz önünde bulundurun ve kişi ile özel olarak konuşmaya özen gösterin. Yakıştırma yapmaktan kaçının ve sorunu kişiselleştirmeyin
? Birisi sizi eleştirdiğinde sakin olun. Savunmaya geçmemeye özen gösterin. Eğer kişi sizi insanların içinde ve kabaca eleştiriyor ise içgüdüsel olarak reaksiyon göstermek isteyebilirsiniz fakat en iyisi basitçe “Düşünceni özel olarak bana iletmeni tercih ederdim” deyin.
? Her zaman “Lütfen” ve “Teşekkür ederim” demeyi unutmayın
Öksürüken yada esnerken ağzınızı kapatmayı unutmayın ve hemen elinizi yıkamaya özen gösterin. Bu hem görgü kuralı hemde temizlik kuralıdır.

 

GÜNLÜK YEMEK LİSTESİ MÖNÜ PLANLAMA

Yazar tarih Eki 7th, 2008

GÜNLÜK YEMEK LİSTESİ (MÖNÜ) PLANLAMA

En uygun günlük yemek listesi, üç ana öğünde her besin grubundan yeterli miktarda yiyeceklerin bulunacağı şekilde düzenlenir. Her öğünde besin gruplarının tümünden yeterli çeşit ve miktarda besin bulundurmak zor olabilir. Bunun için, günlük yemek listesi, öğünler birbirini tamamlayacak ve bir bütün oluşturacak biçimde düzenlenir. Günlük yemek listesinde besin gruplarının tümünden belirli miktarlarda besinlerin bulundurulması amaçlanır. Bir öğünde bir besin grubundaki besinlere yer verilmemişse, öteki öğünlerde bu eksiklik tamamlanır. Öğün atlanmaz. Günlük yemek listesindeki besinlerle, birey ya da grubun yeterli ve dengeli beslenmesi sağlanır. Yemek listesi haftalık olarak düzenlenir. Öğünler arasında olduğu gibi, besinlerin günlere dağılımında da çeşit, miktar ve kalite yönünden yetersizlikleri giderici, tamamlayıcı bir yol izlenir. Günlük yemek listesi düzenlemede devamı »

« Önceki - Sonraki »